+86-0559-5290604
Modern bilgi toplumunda yüksek hızlı ve istikrarlı veri iletimi, hayatın her kesimi için vazgeçilmez bir temel taşı haline gelmiştir. Bu veri torrentinde, optik alıcı-verici (optik modül), benzersiz fotoelektrik dönüştürme yeteneği ile modern, yüksek hızlı bir bilgi ağı oluşturmak için önemli bir bileşen haline geldi. Optik fiber iletişim ekipmanında optik sinyal iletiminin fotoelektrik dönüşüm ve elektro-optik dönüşüm işlevlerini gerçekleştirmek için temel cihaz olan optik modül, yalnızca bilgi aktarımını taşımakla kalmaz, aynı zamanda iletişim teknolojisinin sürekli gelişimi için güçlü bir itici güçtür. .
Optik modülün temel işlevi, elektrik sinyallerini iletim için optik sinyallere dönüştürmek ve optik sinyalleri alıcı uçta elektrik sinyallerine geri yüklemektir. Bu dönüştürme işlemi basit gibi görünse de karmaşık teknik ilkeler içermektedir. Verici uçtaki optik verici (TOSA), elektrik sinyalini yarı iletken bir lazer (LD) aracılığıyla optik sinyale modüle eder ve ardından onu optik fiber aracılığıyla uzun mesafelere iletir. Alıcı uçtaki optik alıcı (ROSA), alınan optik sinyali bir elektrik sinyaline dönüştürmek için bir fotodeteksiyon diyotu (PD) kullanır; bu sinyal daha sonra bir ön yükseltici tarafından işlendikten sonra çıkış olarak verilir. Bu süreçte, optik modülün yalnızca yüksek fotoelektrik dönüşüm verimliliğine sahip olması gerekmez, aynı zamanda karmaşık ve değişen iletişim ortamıyla başa çıkabilmek için sinyalin kararlılığını ve bütünlüğünü de sağlaması gerekir.
Optik modüllerin gelişim geçmişi yenilik ve değişimle doludur. İlk sabit hatlı telefondan 2G ve 3G kablosuz iletişime kadar iletişim teknolojisinin gelişimi her zaman elektrik sinyalleri etrafında dönmüştür. İletim mesafesinin artması ve sinyal frekansının artmasıyla birlikte, elektrik sinyali iletimindeki kayıp ve deformasyon giderek daha belirgin hale gelmiş ve iletişim hızı ve kalitesinin daha da iyileştirilmesini sınırlamıştır. Bu darboğazı aşmak için elektrik sinyallerini iletim için optik sinyallere dönüştüren, böylece uzun mesafe, yüksek hızlı ve düşük kayıplı bilgi iletimini gerçekleştiren optik modüller ortaya çıktı.
Optik modüllerin türleri ve işlevleri de sürekli olarak gelişmektedir. İlk SFP (Küçük Form Faktörlü Takılabilir) küçük paket takılabilir modüllerden daha sonraki XFP, SFP ve diğer yüksek hızlı, minyatürleştirilmiş modüllere kadar, optik modüller yalnızca hızlarını sürekli olarak geliştirmekle kalmadı, aynı zamanda daha esnek ve çeşitli paketleme biçimlerine de sahip oldu. Bu modüller, ağ ekipmanının bakım ve yükseltme sürecini büyük ölçüde kolaylaştıran, çalışırken değiştirilebilir ve tak ve çalıştır özelliğini destekler. Silikon fotonik teknolojisinin sürekli gelişmesiyle birlikte silikon fotonik modüller, düşük enerji tüketimi, düşük maliyet, geniş bant genişliği ve yüksek iletim hızı avantajlarıyla geleceğin optik iletişim alanında önemli bir gelişme yönü haline gelmiştir.
Optik modüller veri merkezlerinde, telekomünikasyon ağlarında, erişim terminallerinde ve diğer alanlarda giderek daha fazla kullanılmaktadır. Özellikle 5G ağlarının yapımında fiziksel katmanın temel bileşenleri olan optik modüller hayati bir rol oynuyor. 5G ağlarının radyo erişim ağı (RAN), aktif anten birimlerine (AAU), dağıtım birimlerine (DU) ve merkezi birimlere (CU) yeniden bölünür ve bu da optik modüllere daha yüksek gereksinimler getirir. Kablosuz ağ tarafındaki baz istasyonunda, AAU ile DU arasındaki ön mesafeli optik modül 10G'den 25G'ye yükseltilecek ve DU ile CU arasındaki orta mesafeli optik modüllere olan talep yeni eklendi. Bu değişiklikler yalnızca optik modül teknolojisinin sürekli olarak geliştirilmesini teşvik etmekle kalmıyor, aynı zamanda 5G ağlarının ticarileştirilmesi için de güçlü bir destek sağlıyor.
Gelecekte optik modüller yüksek hız, küçük boyut, düşük güç tüketimi, uzun mesafe ve çalışırken takılabilirlik yönünde gelişmeye devam edecektir. Kullanıcıların optik iletişim ağlarının bant genişliği talebinin sürekli artmasıyla birlikte, optik modül endüstrisi teknolojik yeniliklerin hızını artıracak ve ürünleri daha yüksek hız, daha yüksek entegrasyon ve daha düşük güç tüketimi yönünde geliştirmeye teşvik edecek. Aynı zamanda, optoelektronik ortak paketleme (CPO) gibi yeni teknolojilerin ortaya çıkması, sinyal iletim yolunu daha da kısaltacak, performansı artıracak ve optik iletişim alanına yeni olanaklar getirecektir.